Nereden baksan şiddet erk'ektir. "Hayır, ama kadın da şiddet uygular",diyebilirsiniz. İtirazınıza itiraz ediyorum beyler. Şiddet erkek egemen toplumların olmazsa olmazıdır ve 'bir toplumdaki egemen fikirler/bilinç o toplumda baskın olan sınıfın/sınıfların fikirleridir' gerçeğinden hareketle, şiddet uygulayan her kadının içinde bir erkek vardır, diyorum. Ama şimdi bizim sorunumuz kadının uyguladığı şiddet değil. Zira şiddetin 1 numaralı sanığı dururken, mağdurun attığı bir fiskeyi konuşmak zalime hizmet etmekten başka işe yaramaz. Bu yüzden şiddete dair konuşurken, apriori olarak erkeğin şiddetini ansımak gerekir. Evet, beyler! Öncelikle şiddetin tanrısını öldürmeliyiz. Onu öldürmek için de onu yaratan şartları ortadan kaldırmamız gerekir, yani içinde nefes alamadığımız bu düzeni yerle bir etmektir tek çare. Daha iyi bir önerisi olan var mı?
Her erkek içindeki o tanrı olma isteğinin dayanılmaz cazibesinden kurtarmalıdır kendini. Çünkü hiçbir tanrının elleri temiz değildir. Evet, kendi ellerinizi düşünün beyler! Ne kadar temiz, ne kadar masum! Hadi iyi tarafından bakalım. Çalıştınız, ekmek kazandınız, ilk defa sevgilinizin elini tuttunuz, ilk defa tenini okşadınız incitmeye kıyamadan, bir çocuğa dokundunuz, sevdiniz... Daha neler yapmadınız ki o ellerle; yediniz, içtiniz, çalıştınız, seviştiniz ve dua ettiniz... Evet, beyler, ellerinizin en iyi hallerini düşünün böyle uzun uzun... Şimdi de gerçeklerle yüzleşme zamanı. Hadi kendinize itiraf edin 'ama'sız. O ellerle kaç kez tokat attınız, kaç kez sıkıp sıkıp yumruk yaptınız ve seviyorum dediklerinize vurdunuz, kırdınız bir yerlerini, kanattınız ve kudurmuş bir köpek gibi ( affedersiniz, köpeklere hakaret ettik) avınızı seyrettiniz. Ama sonra pişman oldunuz, değil mi? Yapmayın beyler! İşte sizin erkekliğiniz; yere göğe sığdıramadığınız, gururla taşıdığınız. Sadece elleriniz mi kirli? Peki ya apış aranıza gizlenmiş gözleriniz, ziftlenmiş kalbiniz, sadece istediğini duyan kulaklarınıza ne demeli? Dininiz, diliniz, kitabınız, yasalarınız hep sizdenyana değil mi? Hep, o şiddet tanrınızın üfürüklerinden ibaret değil mi? Suçluyken bile sizi masum gösteren, masum göstermek için bin takla atan, kurbanlarınızı yargılayan o kokuşmuş yasalarınız...
Hiçbiriniz masum değilsiniz beyler! Suçu işleyenler, suçun işlenmesine mani olmayanlar, suçun işlenmesinin koşullarını değiştirmeyenler ve susanlar ve hiçbir şey yapmayanlar... Hayır, boşuna ' Ama ben...' diye başlayan cümleler sarf etmeyin. Aklanmak için tek çare, içinizdeki erkek tanrıyı öldürmek ve erkekliğinizi kutsayan her şeyi tarihin çöplüğüne atmak. Daha parlak bir fikri olan var mı?
21.03.2015
Her erkek içindeki o tanrı olma isteğinin dayanılmaz cazibesinden kurtarmalıdır kendini. Çünkü hiçbir tanrının elleri temiz değildir. Evet, kendi ellerinizi düşünün beyler! Ne kadar temiz, ne kadar masum! Hadi iyi tarafından bakalım. Çalıştınız, ekmek kazandınız, ilk defa sevgilinizin elini tuttunuz, ilk defa tenini okşadınız incitmeye kıyamadan, bir çocuğa dokundunuz, sevdiniz... Daha neler yapmadınız ki o ellerle; yediniz, içtiniz, çalıştınız, seviştiniz ve dua ettiniz... Evet, beyler, ellerinizin en iyi hallerini düşünün böyle uzun uzun... Şimdi de gerçeklerle yüzleşme zamanı. Hadi kendinize itiraf edin 'ama'sız. O ellerle kaç kez tokat attınız, kaç kez sıkıp sıkıp yumruk yaptınız ve seviyorum dediklerinize vurdunuz, kırdınız bir yerlerini, kanattınız ve kudurmuş bir köpek gibi ( affedersiniz, köpeklere hakaret ettik) avınızı seyrettiniz. Ama sonra pişman oldunuz, değil mi? Yapmayın beyler! İşte sizin erkekliğiniz; yere göğe sığdıramadığınız, gururla taşıdığınız. Sadece elleriniz mi kirli? Peki ya apış aranıza gizlenmiş gözleriniz, ziftlenmiş kalbiniz, sadece istediğini duyan kulaklarınıza ne demeli? Dininiz, diliniz, kitabınız, yasalarınız hep sizdenyana değil mi? Hep, o şiddet tanrınızın üfürüklerinden ibaret değil mi? Suçluyken bile sizi masum gösteren, masum göstermek için bin takla atan, kurbanlarınızı yargılayan o kokuşmuş yasalarınız...
Hiçbiriniz masum değilsiniz beyler! Suçu işleyenler, suçun işlenmesine mani olmayanlar, suçun işlenmesinin koşullarını değiştirmeyenler ve susanlar ve hiçbir şey yapmayanlar... Hayır, boşuna ' Ama ben...' diye başlayan cümleler sarf etmeyin. Aklanmak için tek çare, içinizdeki erkek tanrıyı öldürmek ve erkekliğinizi kutsayan her şeyi tarihin çöplüğüne atmak. Daha parlak bir fikri olan var mı?
21.03.2015
Yorumlar
Yorum Gönder