Simone de Beauvoir: Neden Feministim?


Simone de Beauvoir, 1975’te katıldığı bir televizyon programında neden ve nasıl feminist olduğunu, İkinci Cins adlı kitabının yayınlanması ardından gelen tepkileri, Fransa’da feminist hareketin kürtajın yasallaşması için verdiği mücadeleyi, kadınların ataerkil toplumlarda nasıl müebbet bir hapis cezasına çarptırıldığını, sınıf mücadelesi ile feminist mücadelenin nasıl iki ayrı kulvar olduğunu ve birbiriyle karıştırılmaması gerektiğini, kadınların kurtuluşuna dair önerileri ve daha birçok şeyi enfes bir şekilde anlatıyor. Video çevirileri ile hayatımıza anlamlı güzellikler katan Ümid Gurbanov, Uğur Demir ve Ahmet Ümit Köksal’ın çevirdiği videodan Simone de Beauvoir’ın zihin açıcı, yolumuzu aydınlatan konuşmasından 10 alıntıyı buraya bırakıyorum. İyi okumalar.

devamı...

1 Kadın olmak doğal bir gerçek değildir. Belli bir tarihin sonucudur. Kadını kendi başına tanımlayan biyolojik veya psikolojik bir kader söz konusu değil. Kadın öncelikle medeniyet tarihinin ürünüdür ve böylece şu anki konumuna gelmiştir.

2 Orta Çağ ve Rönesans boyunca kadın hekimlerin epey bir gücü vardı. Tüm ilaç ve bitkileri biliyorlardı. Bazen oldukça değerli olan koca karı şifalarıydı bunlar. Ancak bu tıbbi bilgiler erkekler tarafından ellerinden alındı. Cadı avı temelde erkeklerin kadınları tıptan ve tıbbın onlara verdiği güçten uzaklaştırmak için tuttukları bir yoldu.

3 Her yerde kadınların belli nitelikleri ve belli güçleri kazanmasını engelleyecek bariyerler var.

4 Evlenmek veya çocuk sahibi olmak istemediğimden ev kadını olarak hayatımı sürdürmedim ki kadınlar için en bunaltıcı olan budur ve bu yüzden kadınların esaret durumundan kaçınabildim.

5 Kadınlar ayaklansa ve isyan etse, ev işini yapmayı reddetse veya erkekleri de bunu yapmaya zorlasa artık bu kabul görmeyen iş dalı olmasa, ki ben buna müebbet hapis cezası diyorum çünkü yıllar boyunca hayatını hiçbir üretici iş yapmadan geçirmek hakikaten de müebbet hapis cezasıdır, bir şeyler bu derece değişse tüm toplumumuz için devrimsel bir nitelikte olur.

6 Eşitlikçi olduğunu düşündüğüm erkeklerin olumsuz tepkileri ve kitaba (İkinci Cins’i kastediyor. h.ö.) tüküren bütün komünistler yüzünden hayal kırıklığına uğradım.

7 Kapitalist değerlerle savaşma ile karıştırılmaması gereken, özellikle “ataerkil değerler” ile savaşan bir feminist mücadele olduğunu fark ettim. Bu iki şeye karşı birlikte savaşılmalıdır. Toplumu sınıf açısından radikal bir şekilde değiştirmedikçe kadınların durumunu radikal bir şekilde değiştirmek olanaksızdır. Ancak sınıf mücadelesinin tek başına kadınların mücadelesini destekleyebileceğini düşünmek aldatıcı olacaktır. Bu, kadınlar tarafından verilmesi gereken bir mücadeledir.

8 Sınıf çatışması ile cinsiyet çatışmasını birbirine karıştırmamamız gerektiğini söylüyorum. Çünkü solcu partiler sınıf çatışmaları üzerine kuruludur, bu onların politik temelidir. Sınıf çatışması konusunda ilerici olan erkekler aynı zamanda tamamen ataerkil ve eril değerlerle aşılanmış ve bunları kadınlara zorla kabul ettirmeye karar vermiş olabilir.

9 Bence erkeklerin ev işi ve çocuk bakımı gibi görevlere kadınlarla aynı şekilde katılmaları gerekir. İşler paylaşılmalıdır. Aynı zamanda erkek kadın üzerindeki otoritesini bırakmalıdır.

10 Ne kadar zor olursa olsun ya da onlara çok pahalıya mal olacak olsa bile ekonomik açıdan bağımsız olmak hayati önem taşımaktadır.… Ancak zihinsel olarak ya da psikolojik olarak bağımsız olmak da gereklidir. Aksi takdirde alternatif düşünce tarzı sunamazlar ve kocaları gibi düşünmeye, onların kaprislerine karşı koymaya, tekliflerini yerine getirmeye vb. durumlara zorlanırlar. Kocalarını sevmedikleri halde yanında kalmak zorunda olmaları fuhuştan farklı veya ondan daha fazla takdire şayan bir durum değildir.

Yorumlar